Pazartesi zor bir gün. Sıradan işçilerin tipik bir ifadesi, ancak hiç kimse bu en korkunç günün harika bir eğlenceye dönüştürülebileceğini düşünmedi. Sadece biraz kendin üzerinde çalışman gerekiyor - biraz. Ve sizi çevreleyen şeyi değiştirin. İşi zevkle birleştirelim. İşte çalışmayı eğlenceli hale getirmenin en iyi ve en kolay 5 yolu.
İlk yöntem "Görünüm"dür, her zaman harika görünmelisiniz, bu özgüvene ve tabii ki ruh haline bağlıdır. Herhangi bir kariyer zirvesine ulaşmış insanlar her zaman çekici görünmeyebilir, ancak psikologlar iyi bir görünüme sahip olmanın zengin ve başarılı insanların dünyasına bilet olduğundan emindir. Tatil olarak çalışmak zaten başarının anahtarıdır. Ve meslektaşlarınız size saygıyla davranmaya başlayacaklar. Söylediği gibi: "Giysilerde buluşuruz, akılda görürüz." Bu nedenle erken kalkmak, egzersiz yapmak, kahvaltı yapmak ve kendinizi toplamak için tembel olmayın.
İkinci yöntem "İşyeri", işe gelen bir kişi her şeyden önce işyerini ve hangi durumda olduğunu görür. Bu, bir zincirin ana halkasıdır. Birincisi, ev olmamalı, her yerde düzene ihtiyaç var, çünkü daha keyifli. İkincisi, durumu aydınlatın, bakmanız hoş olacak bir çiçek veya sevdiklerinizin fotoğraflarını koyabilirsiniz. Psikologlar, hayvanların anti-stres olduğunu söylüyor. Böylece harika şarkı dinlemek için bir balık, sakinleşirler veya küçük bir papağan alabilirsiniz. Daha sık gülümsemek için masaüstünüze hatıra figürinleri koyabilir veya duvara renkli bir takvim iliştirebilirsiniz. Genel olarak, bu kadar küçük şeylere bile dikkat edilmesi gerekir, sadece sizin için değil, aynı zamanda meslektaşlarınız için de odada belirli bir atmosfer yaratırlar.
Üçüncü yöntem "Aydınlatma", aslında bu kısım da önemlidir, sadece genel durum değil, aynı zamanda sağlık durumu da bu spektruma bağlıdır. Çoğu zaman insanlar bunu fark etmezler bile, karanlık odalarda otururlar, bir dizüstü bilgisayarda okurken, yazarken veya çalışırken gözlerini kısarak bakarlar. Görme bozulur ve uyuşukluk ortaya çıkar, bu yüzden her şeyden önce sağlığımızı düşünürüz. Bir çıkış yolu var, yeterli genel aydınlatmaya sahip değilseniz, o zaman bir masa lambası satın alabilirsiniz, aynı zamanda rahatlığa da ihanet edecektir.
Dördüncü yöntem "Öğle arası"dır, öğle yemeği yemelisiniz, herkesin güce ihtiyacı vardır. Ancak sadece yemek yiyemezsiniz, kendinize de dikkat edin. Yürüyüşe çıkın, biraz temiz hava alın ve kuş cıvıltılarını dinleyin. Ayrıca bir güzellik salonuna yürüyüş yapabilir veya sizi gereksiz düşüncelerden kurtaracak büyüleyici bir kitap okuyabilirsiniz. Öğle tatilinin sadece yemek yemek için değil, işten ara vermek, kendin yapmak ya da ne istersen onu yapmak için yaratıldığını anlamalısın.
Ve son olarak, beşinci yol "Geçen seferki gibi yaşa", insanların sadece çalışmanın hayatlarının sadece küçük bir parçası olduğunu ve boş zamanlarını boşa harcamanın saçma olduğunu anlamaları gerekiyor. İşten sonra hayatınız aktif ve amaçlı olmalı, daha renkli hale getirmeye çalışın. Yürüyüşe çıkın, oyun oynayın, kek pişirin, size zevk veren şeyi yapın. Daha sık gülümseyin ve sonra herhangi bir iş günü biraz daha güzel olacak.